29 Mart Yerel Secimleri..!
Türkiye tarihinde hicbir secim 29 mart secimleri kadar siyasi nitelik ve deger kazanmamisti”(Dtp secim komite sözcüsü Kamuran Yüksek/ Önümüzdeki secimler icin özetle böylesine bir yük yüklüyor Demokratik Toplum Partisi. Parlamentodaki diger partilere bakar isek; Chp ve Mhp her iki parti ayni kulvarlarda oynuyorlar, dogrusu bu secimlerde kendileri icin fazla beklentileri yok, olsa olsa sembolik olarak, birkac belediye almak icin ugras verecekler. Öte yandan, bu iki devlet partisi, kendilerine bir ulusal görev yükleyip, Kürt illerinde kendileri aday cikaramadiklari icin, Dtp ye karsi Akp yi destekleme karari almislardir.
Hükümet partisi olan Akp ye bakalim, bu partide bana göre gelmis gecmis en takiyeci, en kurnaz ve osmanli mirasini yüklendikleri icin, onlarin oyunlarini bilen ve hayata geciren, bir parti olarak önümüzdeki secimleri katilim gösterecek. Ve bu secimlerdeki temel amaci, Kürtlerin oylarini olabildigince bölmek, parcalamak ve dagitip degersiz oylar haline getirdikden sonra onlari kendi lehine cevirmek. Nasilki 22 temmuz secimlerinden önce kürtlere umut vaad edip kürtlerin bir bölümünden oy aldiktan sonra, aldiklari ilk karar ile, her zaman oldugu gibi, bombalar ile kürtlerin üzerine gitmek olmustu. Ayni oyunu tekrarlamak istiyorlar, siz bakmayin onlarin kürt acilimi altinda tv kanali actiklarina, aslinda kanunsuz is yapiyorlar. Yasakli yasalari degistirmeden yapilan uygulamalar her zaman gecicidir, bu konuda türk devleti uzmandir, takiyecidir ve acimasizdir. Eger öyle samimi iseler kürtleri inkar eden yasalardan, bir tanede olsa degistirmeye kalkarlar, ama buna ne istekleri var nede niyetleri var. Akp ve devletin, bu secimlere bictikleri rol, son birkez olsa bu kürtleri nasil tekrar kandirabilirim poltikasi üzerinedir.Bizler Danimarkada yasiyoruz, Danimarka demokratik bir ulus devletidir, yani tek bir ulustan olusan bir devlettir. Öyle olmasina ragmen hicbir parti kalkip, Danimarka tek devlet, tek millet, tek bayrak diyemez, hele hele hükümet partisi bu aklina bile getiremez, neden, utanir cekinir, ülkede yabanci uyruklu vatandaslarim var der, söylemez. Insan olmanin geregi baskalarinin hak ve hukukuna saygili olmaktir. Durum Türkiyede nasildir, ülkenin basbakani bir kürt sehrine gidip, kürtlerin gözüne icine baka baka, bu ülke bizimdir, tek milletimizindir tek bayragimizindir, begenmeyenler cekip gitsin diyebilmektedir. Bu nasil fasizan bir beyindir, bu nasil hastalikli düsüncedir ve ne kadar büyük bir hakarettir hitap ettigi kitleye karsi. Ve nasil yüzünü makyaslayip, tekrar ayni kitleden oy istemesi nasil bir yüzsüzlüktür.Gelelim Parlementodaki sadece 21 milletvekili ile kürtleri temsil eden DTP ye, Kürt halkinin bagrindan cikmis, kisisel menfaatlerinden arinmis, görev ve yetkilerini yalniz kürt halkinin hak ve özgürlük taleplerine sunan DTP ye, 29 mart secimlerine bictikleri rol referandumdur. Yani devlet ile kürtlerin arasinda, yapilan bir referandum. Aslinda bu bakis devlet partileri icinde gecerlidir. Devletin kurulusundan beri süre gelen Kürt sorunu, ülkemizin var olan bütün surunlarinin cözülmemesinde, anahtar rolü haline gelen kürt sorunu, refarandum ile karsi karsiyadir. Yani, ya kürtler, dolayisi ile bütün ülke halki, cözüm anahtarini elde edecek, yada, devlet artik o bildigi daha siddete dayali cözümlerin sürecini devam ettirecek. Bundan dolayi ülkemizdeki demokrat, aydin, kendisini toplumuna karsi sorumlu hisedenlerin, bu refarandum niteligindeki, 29 mart secimlerine, dogru ve sorumlu yaklasmalari lazimdir.Demokratik Toplum Partisi bugün ülkemizin dört bir yanina dagilmis olan kürtlerin, bulunduklari bir cok bölgesinde adaylarini cikarmistir. Bu adaylar, devletin tek partisi olan Akp ye karsi mücadele edecek ve ülkemizi, karanliklarin sonuna aydinligin artik, olusmasina kavusturacaktir. Bundan dolayi yüklendikleri görev ve sorumluluk ile hareket edeceklerine, kimsenin süphesi olmamalidir. Yenilige, degisim ve dönüsüme, hem kendimize, hemde toplumumuza layik görmeliyiz. Bundan dolayi ülkede yasayan tüm gercek demokrat ve aydinlarin, bu secimlerde omuz verip DTP nin aday cikardigi bütün belde ve sehirlerde calismalarini, yogunlastirmalidirlar diye düsünuyorum. Selam ve saygilarimla
Yazarımız
-
Müzisiyen
Kuşca'da doğdu. Danimarka'da yaşamakta.
Son yazıları
- Necati Gezen26/11/2017Varolma Tutkum
- Necati Gezen29/12/2016YENİ BİR YILA GİRERKEN
- Necati Gezen21/12/2016OLANLARI ANLAYAN VAR MI?
- Necati Gezen15/11/2016ASIL OLAN RETÖ’DÜR