Güneşin çocukları, Zerdüşt’un torunları.

Öbür Dünya’da benim şikayetim, Allah’ım Kurdistan’a yeraltı zenginlikleri verdin, ama katliamlara karşı Kürtlere asla yardım etmedin.

Ne Halepce, ne Muhabbet Kürt Cumhuriyeti, ne de başka katliamlara, görmezden geldin.

Neolitik çağında adıyla Loristan’dan beri varolan Kürt halkı şimdi kazanımalarını bir kaşık suda boğmak istiyorlar.

Kürtler bu acımasız Ortadoğu devletlere karşı birlik olmayı beceremediler.

Bu olumsuzlukların en büyük nedeni Kürt yönetimleridir.

Talabani güçlendiği bölgelerde Barzani Irak askerlerini çağırıyordu. Barzani’nin güclendigi bölgelerde Talabani Iran pastarları çağırıyordu.

Bu ihanet değilsede aptalca bir harekettir.

Aşiretçilik günümüzde ancak kendilerini küçük düşürme anlamina gelir. Cift basli asiret yönetimi olmasaydi, bu ihanetler olmazdi.

Tek bir Peşmerge gücü, yani ulasal ordu olsaydı, yüzde kırk toprak kaybı olmazdı.

Bu kadar imkan elinizde varken neden tek bir askeri güce gidilmedi.

Referandumda yüzde doksaniki alırken, Kürtler oh ne güzel devletleşmeye gitmeye beklerken, yine Kürtlerin yüreğinden ah çekmeği derin üzüntüye neden oldu.

Bilgi dünyamızda, devlet yönetimi, feodal veya aşiret ağalarla, yönetilmeyeceğini görmeleri gerekir.

Politik öngörüsü olmayan siyasetciler, boşluk bıraktığı anda başkaları tarafından o boşluğu doldurulur.

Ne yapalım? Dünyamızda yöneticiler birbirinin kurdu olmuşlar. Dünya hepimize yetecek kadar büyük. Ama birileri dünyamızı insanoğluna dar ediyor. Neden? Saymakla bitmez.

Din ideolojisi, milliyetçi hırsı, iktidar hırsı, çıkar hesabı, iktidarda kalmak için birileri düşmanca görmek veya göstermek. Onlara nefret etme, ettirme. Dünyada insanlara bir türlü yaşama güzelliği fırsat verilmemektedir.

Zerdüşt’un sözü:

Xuda her Zaman doğruyu ışık verir.
O büyüktür, yaratandır.
Tüm karanlık güçlerin aydınlatıcısıdır.
Ve Kürtler onun yeryüzündeki aydınlamacı şavaşçılarıdır.
And olsun ışığın çocukları, aydınlığa koşmak için her zaman var olacaktır.

Ape Berem