İLERİ DEMOKRASİ
Son 15 yıldır ülke yönetimini elde tutan AKP’nin ve onun tepe yöneticilerinin ve özellikle de RTE’nin altını çizerek vurgu yaptığı kavram hep “ileri demokrasi” olmuştur.
Peki ileri demokrasi nedir?
Hangi siyasal görüş bu kavramı ilk kez kullanmıştır?
Bu kavramın, gerici – faşist karması bir diktatörlük inşa etmek isteyen AKP ve RTE’nin despotik dünya görüşü ile uyuşması mümkün mü?
Yerli ve milli olduğunu her fırsatta dile getiren RTE ve AKP’nin ne kadar gayri- milli olduğu , başkasına ait olan herşeye balıklama atladığını biliyoruz.
Ekonomik alanda olduğu gibi diğer tüm konularda da yolsuzluk yapmak, hırsızlık yapmak, çalıp çırpmak AKP’nin en önemli marifeti haline gelmiştir.
Yolsuzlukları, hırsızlıkları politik literatürde de sınır tanımazcasına pervasızlıkla yapmaktadır.
Parmak çoğunluğuna güvenerek CHP ve HDP’nin tüm yapıcı, kapsayıcı önerilerini önce reddetmekte, sonra da sanki o öneriler görüşler kendisininmiş gibi topluma yansıtmakta ve buradan oy devşirmekte.
İleri demokrasi kavramı da bunlarda biri.
Önce ileri demokrasi nedir, ilk kez Türkiye’de kim toplumsal belleğe bu kavramı kazımıştır ?
İleri demokrasi sosyalizme, sosyalist toplumsal dönüşüme giden yolda çok önemli bir evre ve bir basamaktır.
Toplumun tüm kesimleri demokrasinin tüm nimetlerinden olduğunca yararlanacak, sınıf ve sendikal bilinç dimağa kazınacak ve işçi sınıfı üretimden aldığı güçle ülke yönetiminde söz sahibi olacak, böylece sosyalizme giden ön aşama tesis edilecektir.
Milli irade kavramı ile ileri demokrasiyi dillerine pelesenk eden RTE ve şürekası bu kavramı nereden intihal etmiş, daha doğrusu çalmıştır?
Türkiye’nin kurtuluşu için kafa yoranlar, bedel ödeyenler ve Karadeniz’de alçakça boğdurulanların ardılları daha demokratik daha güçlü bir Türkiye için ” ileri demokrasi” kavramını hedef almışlardı. Bu kavramı ilk kez TKP Türkiye toplumunun gündemine taşıdı. Bu amaçla 1974 atılımında Toplumun tüm kesimlerinde hızlı bir örgütlenme ve bilinçlendirme hareketi geliştirdi. Devlet Güvenlik Mahkemelerini yıkan, Barış Derneğini dünyada ses getiren bir konuma yükselten bu etkin çalışmalar , sermaye gücünü ve onların işbirlikçilerini ürktü. Solun , sosyalistlerin, yurtsever ilericilerin, demokratların, üzerindeki ölü toprağını atan Kürt özgürlük Hareketinin önü kesilmeliydi. O nedenle Amerikancı 12 eylül faşist cuntası dozer gibi tüm bu güçleri ezdi.
Aradan 35 yıl geçti . Demokrasi güçleri yine ayakta, yine faşizme geçit yok diyorlar. Onlar yine RTE ve AKP’nin geric-faşist karma diktatörlüğüne HAYIR diyorlar.
AKP ve RTE’nin her konuda olduğu gibi bizim konuda da sergilediği ikiyüzlü,riyakar siyasetine HAYIR diyor.
Dün önünde diz çöktüğüne, bugün terörist diyen zihniyete HAYIR!
Her fırsatta milli iradeden sözeden , ancak ona HAYIR diyen ve onun gerici siyasetine itiraz eden milli iradenin yaklaşık %50’ini hain ve terörist olmakla itham eden AKP ve RTE’nin samimiyetsizliğine ve takkiyeciliğine HAYIR!
Yalana HAYIR!
Hırsızlığa HAYIR!
Yolsuzluğa HAYIR!
Gerici – faşist karması diktatörlüğe HAYIR!
Yazarımız
-
Öğretmen.
Kuşca'da doğdu. Uzun yıllardan beri Danimarka'da yaşamaktadır.
Son yazıları
- Hasan Sertdemir28/03/2017CADI KAZANI
- Hasan Sertdemir23/03/2017İLERİ DEMOKRASİ
- Hasan Sertdemir13/03/2017AYNAYA BAKMAK
- Hasan Sertdemir27/02/2017TERCİH