
Seni unutmayacağız
Güzel yoldaş…
Sen çok kültürlü bir insandın. Seni anlatmak kolay değil, güzel insan.
Saatçi kimliğin vardı, yurtsever kimliğin vardı, ozan kimliğin vardı, Kürt kimliğin vardı.
Beni bağışla, hangisini yazayım?
Öyle inanıyorum ki öbür dünyada diyeceksin:
“Yüce Allah’ım, sen hiçbir zaman Kürtlere yardım etmedin.” diye sitemde bulunacaksın.
30 sene önce düğünümüz vardı, düğünün ikinci günü sen geldin, türkü söyledin.
Konya’dan getirdiğim zanaatkâr yanıma geldi:
“Bayram abe, bu zanaatkârı niye getirdin? Adam pabucumu dama attı!” dedi.
Can yoldaş, seni asla unutmayacağız.
Başta Gezen ailesine, Kuşça halkına ve tüm yurtsever insanlarımıza, Kürt halkına başsağlığı diliyorum.
Allah rahmet eylesin, toprağın bol olsun Necati Haval.
——————————
Bu adamla…
Sıcak ve sıkıcı bir yaz tatilini köyde geçirdi.
İklim değişiyor, harika teknolojiler yaratılıyor, bilim baş döndürüyor… Bizde değişen hiçbir şey yok.
Aynı beton, aynı asfalt, aynı korna sesleri, aynı kalabalık.
Değişmeyen, inandırıcılığını yitirmiş bir politika.
Bizler çok başka şeylerle uğraşıyoruz, birinin ayağını bataklıktan çekerken, öbürünün ayağı gömülüyor.
Olmamış olanlar olmuş gibi yansıtılıyor, olmuş olanlar olmamış gibi gösterilen bir coğrafyada yaşıyoruz.
Gençler evlenmiyor, gözü Avrupa’da.
Ciddi bir zihniyet değişikliğine gidilmeli.
Doğruya “doğru”, yanlışa “yanlış” diyememenin sıkıntısı yaşanıyor.
Bildiğiniz gibi, Ortadoğu karmaşıklığı karşısında, kendi içinde de karışıklık barındıran inançlar, mezhepler, onlarca dini cemaat, dergâh ve çağ dışı aşiretçikler bir arada yaşamayı zorlaştırıyor.
Çok söyleriz “devlet aklı” diye, ama bu coğrafyada yalnız devlet aklı yok, mezhep aklı, dergâh aklı, aşiret aklı, inanç aklı… say say bitmez.
ABD’nin Ankara büyükelçisi ve Suriye özel temsilcisi Tom Barrack şöyle diyor:
“Ortadoğu’da ulus devlet diye bir şey yok. Aşiret devletleri var, kabileler var, köyler var, dini topluluklar var.”
Tom Barrack çok doğru söylüyor.
Bir gün yol kenarında, bir arkadaşımı beklerken önümden geçen köylüm sordu:
“Bayram abe, Masto’yu geçtin mi?”
Kaba bir şekilde “Geçtim.” dedim.
Masto babamın ismiydi.
Mezar taşlarına baktım, atalarımız altmış, yetmiş yaşlarında rahmetli olmuş.
“Eskiden kültür ve sağlıklı yaşamla insanlar uzun ömürlü yaşardı.” dedim.
“Asla!” dedi, “Ömür uzamaz. Allah ne karar verdiyse o olur.”
Peki, açlıktan ölen Filistinli çocuklara ne diyeceksin?
Ya depremde ölen binlerce insana ne yorum yapacaksın?
Sorumun cevabını dinlemeden gitti.
Bazı depremlerde ölmemesi gerekenler ölüyor, bazen de ölüm beklenirken kimse ölmüyor.
Örnek olarak Japonya ve Afganistan…
Bu da Allah’ın takdiri mi?
Bu adamlarla, daha doğrusu bu topluluklarla ulus devlet olmaz.
ABD’nin Ankara büyükelçisine hak vermemek haksızlık olur.
Özgürlüklerin olduğu yerde, doğruya “doğru”, yanlışa “yanlış” demek bir külfet olmamalı.
Ama yaşadığımız coğrafyada?..
Ape Beram
Yazarımız
Son yazıları
Bayram Kızılkaya04/11/2025Seni unutmayacağız
Bayram Kızılkaya18/09/2024Sessizlik Kulesi
Bayram Kızılkaya09/05/2024Son kızın acıklı hikayesi
Bayram Kızılkaya18/10/2023Zurnacı verirse davulcu ne yapsın?
