Sevgili Tefo
Büyüğümüz, sevgili ağabeyimiz Sayın Av.Tevfik Demir’i kaybetmenin acısını yüreğimde taşıyorum. Kaybımız çok büyük. Allah’ın varsa günahlarını affetmesini dilerim. Tevfik büyüğümüzle ilgili olarak birkaç satır yazmak istiyorum.
Yıl 1970 Üniversiteye giriş sınavında yeterli puanları almıştım. Hukukçu olmaya karar verdiğim için Eğitim Enstitüsüne kaydımı yaptırmadım. Rahmetli babam ile yakın arkadaşı Ham Raşik benim İstanbul’a gitmemde ısrar ediyorlardı. Neticede İstanbul’a gitmeye karar verdim. Taşranın dışına hiç çıkmamıştım. Denizi ilk defa görecektim. Tevfik ağabeyimizin aynı fakültede okuduğunu biliyordum. Tevfik ağabeyimin yanına gitmeye karar verdim. Hazırlıklarımı yaparken kendisinin köye geldiğini söylediler. Evleri büyük yaylada olduğu için yaya olarak yanına gittim. Kapıdan girer girmez büyük bir şaşkınlık yaşadım. Tefo’nun yüzü yara bere içinde idi. Ağabey ne oldu diye soruncu trafik kazası geçirdiğini söyledi. Söylerken de göz kırptı. Çünkü yanında rahmetli babası ve köyün yaşlıları oturuyordu. Yalnız konuşmak istediğini anladım. Bir ara baş başa kaldık. Konya Öğrenci yurdunda faşist ve gerici öğrenciler tarafından dövüldüğünü ve kendisini öldü diyerek bıraktıklarını söyledi. Hem de tam mezun olduğu günde.
Tefo ağabeyimizin(tüm okul arkadaşları Tefo diye hitap ederlerdi) sade bir yaşantısı vardı. Mesleğini icra ederken fazla para kazanmadı. Bürosunda yüzlerce kitap, kırık dökük birkaç koltuk ve sandalye vardı. Yıllarca süren bir gecekondu yaşantısı. Hepsi bu. Altın yürekli bir hukukçuydu. Öğrencilik yıllarında ve avukatlığın ilk yıllarında Jean Paul Sartre’in kitaplarını okumuş. Bu Fransız düşünür ve felsefecisinin fikirlerini savunurdu. Uzun yıllar bu böyle devam etti. Sartre’ın yanı sıra ayırım yapmadan tüm kitapları okur ve yorumlardı. Özellikle Karl Marx ve Friedrich Engels’i ve Nazım’ı okurdu. Günlük yayınları takip eder okumadığı kitap yoktur. Şairdi. Aynı zamanda yurtseverdi. Devrimci kişiliğinin yanında ezilmiş halkların yılmaz bir savunucusu idi. Politik deneyimleri oldu. Mamak Belediye Başkanlığı aday adaylığı ve milletvekilliği aday adaylıkları oldu. Ne var ki, başarılı olamadı. Dini akımların ve irticanın kol gezdiği ülkemizde Kur’an-ı Kerim’i ve diğer kutsal sayılan tüm kitapları okur ve kendince yorumlardı. Bu konuda saatlerce süren tartışmalarımız ve diyaloglarımız oldu.
Tefo ağabeyimiz, amansız bir hastalığa yakalandı. Tedavisi sınırlı ve kurtuluşu olmayan bir hastalık Kendisine Allah’dan rahmet diliyor yattığı yer nurla dolsun diyorum. Gönlümüz kendisiyle beraberdir. Başımız sağ olsun.
Yazarımız
- Avukat
Son yazıları
- Nuri Baysal27/11/2013Gittiler
- Nuri Baysal04/11/2013Sevgili Tefo
- Nuri Baysal21/09/2013Merhabalar