Varolma Tutkum

Necati Gezen26/11/2017

0 1.972 2 dakika okuma süresi

Merhaba Dostlar Arkadaşlar.

Geciklemeli de olsa,
Varolma Tutkum kitabımızın tanıtımını tekrar yapmaya başlıyoruz.
Zaman öylesine bir olgu ki, isteklerin ve özlemlerin yerini bulmasını, hedefine ulaşmasını, bazen anlaşılmaz durumlar ile geciktirebiliyor, engelleyebiliyor.

Yaşamın akışı da bilinmez bir gerçeklik olarak devam ediyor.
Günlük olarak karşılaştığımız zorluklar, çoğu zaman olması gereken bireysel yada toplumsal ilerlemenin önünde engelleri her daim çıkarabiliyor.

13 Haziran da yaplan kitabımızın tanıtım resepsiyonun üzerinden epey zaman geçti. Hem yıllık izin sezonunun başlaması, hem de bazı aile ve dostlarımın kayıbı ve hastalıkları bu gecikmenin sebebi oldu demem gerekiyor.
Şimdi tekrar kitabımızın tanıtımını yapmak üzere yollara çıkma isteğindeyim.
“Varolma Tutkum” kitabı;

Herşeyden önce okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.
İnsanlarımızın 50 yıllık göçmenlik hikayelerini, bireysel ve toplumsal anlamda inişli çıkışlı yaşam serüvenlerinin, bire bir yaşanmış hayat hikayelerinin, samimi ve doğallık içinde yazılımıdır.
Zorlu ve kabul görülmeyen bir kimliğe sahip olmanın getirdiği sıkıntıları ile uğraşımın, insan varlığının üzerinde yarattığı tahribatların, gerçekçi bir bakışla yüzleşmenin itiraf ve ifadeleridir yazdıklarım.
Yurt dışında 30 yılı aşkın müzik ve sanat dalında yaşanan zorluklar içinde geçen süreçler, siyasi ve politik alandaki, mücadelenin, tecrübelerimi ve düşüncelerimin ifadeleridir.
Halk olarak önyargılarımızdan kurtulmanın çok zor bir süreç olduğu bilinen bir olgudur. Bu durumun, yazacaklarıma mutlaka önyargılarla yaklaşılacağı kaygısından, kitabımın ilk sayfasında özellikle, önyargısal okunmaması temennisinde bulunmuştum.

Temenniler bazen sadece temenni olarak kalabiliyor.

Varolma Tutkum kitabı, bilinen değer yargılarının üzerine oldukça giden ve eleştiren düşüncelerimi, ifade eden bir kitap olduğunu söylemeliyim.

Bu geçen süreçte, kitaba yaklaşımlarda önemli önyargıların olduğunu, ancak okumaya başladıktan sonra, bu önyargıların değişime uğradığını belirten değerlendirmeler aldığımı belirtmeliyim.
İçinde bulunduğumuz sıkıntılı dönemin, bir çok insanımızda yarattığı kaygı ve endişe itibarıyla, tüm samimiyetimle yazıya döktüğüm otobiyografik halinde yazılmış kitabımın, bazı dost ve arkadaşlarda bana göre gereksiz kaygılar yarattığını farkındayım.

Şunu belirtmek isterim;
Yazım sürecinde, yazacaklarımın hiç bir halde yanlış yada suç teşkil edecek bir durum yaratacağını veya öyle olabileceğini düşünmedim, düşünmeme imkan da yoktur. Çünkü kendime göre yaşadıklarımın tümü, özgür insan iradesine sahip çıkarak, yaşamda bir var olma çabasıydı.

Olabilecek en barışçıl dostane çaba ve gayretler içinde geçen bir yaşamdan başka bir şey değil yazdıklarım.
Yazılan tüm eserler tarihe not düşmek için yazılır. Ve tarih kendi içerisinde zamanı geldiğinde, yazılanların haklı yada haksız notlar olduğunu belirler.

Tüm bu sözlerden sonra dost ve arkadaşlarıma şunları söylemek isterim;
Kitabımın dağıtımını herhangi bir kuruluşa verme imkanımın, şimdilik olamadığını, dağıtımını kendi çabalarım ile yapmak zorunda kaldığımı belirtmek durumundayım. İsteğim arzum o dur ki, duyarlı dostlarımın, bu konuda dağıtım için bana destek sunmalıdır.

Bu nasıl olabilir?

-Dostlarım bulundukları alanlara bizleri davet edip, bir kitap tanıtım günü düzenleyebilirler. Bu Danimarka’da yada dışında da olabilir.
-Dostlarım ve arkadaşlarıma belirli miktarda kitaplar gönderip, dağıtımını kendilerinin yapmalarıdır.
Ve yahut farklı düşünceleri olanlar var ise bana yazıp, fikirlerini paylaşabilirler.
Sıkıntılı bir dönemden geçişimizin verdiği zorluklar ile birlikte, daha farklı bir dağıtım imkanı bulamadığım için, sizlerden bu ricalarda bulunduğumu belirtmeliyim.

Şimdiden tüm dost ve arkadaşlarıma sevgi ve selamlarımı sunuyorum.
Bu vesile ile yaptığımız kitap resepsiyondaki çekimleri sizlerle paylaşmak isterim. Sevgili arkadaşım Dara Hussein, Kurdtv adına çekmiş olduğu mükemmel görüntüleri kesmeye kıyamadığım için olduğu gibi şimdi burada yayınlıyorum.
Zengin bir kültürel program içerisinde geçen resepsiyona,

Katılım gösteren tüm dost ve arkadaşlarıma teşekkürlerimi sunmak isterim.
Resepsiyonda kitabımın değerlendirip konuşma yapan ayrıca güzel sanat eserlerini icra eden sevgili sanatçı arkadaşlarıma teşekkürlerimi sunuyorum.
İki bölüm halinde olan çekimlerin, ilk bölümünü şimdi yayınlayarak gelecek hafta ikinci bölümünü yayınlama düşüncesindeyim.

Mahmut Erdem, Figen Fener, Ramazan çoban, Bekir çiftçi, Yusuf Ziya sütçü, Mehmet Özcan , Sadık çiftçi, Keke İbo, Erdal çolak, Doğan Yaşar, Celal Deveci, İshak Köylü.

İlk bölümde değerlendirmelerde bulunan dostlarımdır.

İyi seyirler dileyerek, ikinci bölümde daha renkli kültürel programların olduğunu hatırlatmalıyım.

Sevgi ve saygılarımla.

Necati Gezen