Yağmurun rengi değişti
Hakikate uzak değildim
Bilakis;
Hakikate ne kadar yakın durulursa,
Ben o kadar yakın duruyor ;
Hakikat benim içimde,
Ben hakikatın içinde yaşıyordum
Öylesine söylenilemezdi her bir söz
Öylesine yazılamazdı da elbet her bir mısra
Lâkin;
Deşilmeyen yaraların acısı geçmezdi.
Deşmeliydim !
Deşmeliydim toprağımı
Deşmeliydim !
Anayurdumun her bir sokağını
Ilkin acıyacak,
Hatta kanayacaktın
O bulanık su,
O kir,
O irinden nasıl arınacaktın!
Toprağın iniltisi,
Rüzgarın uğuldusu,
Tüm denizlerin çığlığı;
Bir sessizliğe varmak için değil miydi?
Ya değilse,
Nasıl saracaktım
Uykusunu almış bir çocuğun gülümsemesini,
Nasıl dokunacaktım
Çiy düşmüş yaprağı,
Ve nasıl soluyacaktım
Yağmur sonrası toprakların kokusunu
Ey yaralı yürek!
Kırık ruh!
Ey üzerine kül yağan kent!
Musanın gazabı mı,
Yoksa nuhun tufanı mıydı?
Yağmurun rengi değişti.
Ötesine geçtim bir yaşamın
Dünden kalan hayatlarım var;
Bugün yaşamadığım
Öyle her baharda
Yaprağa durmuyor
Öyle her baharda
Çiçek açmıyordum
Kalın kalın satırlar şahidim olsun ki,
Varoluşumun bir nedeni yoksa,
Yokolusumun nesini konuşacaktım.
Yazarımız
- Kuşca'da doğdu. Danimarka'da yaşamakta.
Son yazıları
- Mehmet Gezen16/11/2024Mevzu yokluğun
- Kategori edilmemis08/09/2024Narîn
- Mehmet Gezen24/04/2024Amara
- Mehmet Gezen17/03/2024Halepçe