´Eşkiya´

Hasan Sertdemir01/02/2011

0 1.459 2 dakika okuma süresi

Eskiya: sözlük anlami, yol kesen haydut.

Gectigimiz günlerde 10 kadar CHP’li parlamenter, birlikte düzenledikleri basin toplantisinda AKP ve hükumetin yargiyi ve hukuk sistemini ele gecirmeye ve yerine kendi yargi ve hukukunu ve sözde “ileri demokrasisini” ikame etmeye calistigini, bu durumun ancak fasist diktatörlüklere özgü bir olgu oldugunu, neki buna seyirci kalinamayacagini kamuoyuna duyurdular.

Sözkonusu toplantida, gerekirse halki, demokrasi güclerini ,hükumetin yasadisi eylemlerine ve fasizan uygulamalarina karsi direnise cagiracaklari yönünde algilanabilecek bir degerlendirmede bulundular. Demokrasilerde olmasi gereken bir hak direnisi de denebilir buna. Temsili demokrasilerde milletin vekillerinin yapmasi gereken de bu degilmi?

Bu tür bir hak ve özgürlük arayisi demo(halk)krasi(yönetim)nin dogasinda olmasi gerekir.

Neki biad , ve kayitsiz sartsiz itaat kültüründen gelen ve demokrasiyi amac degil gittikleri yolda arac olarak gören ve müridlik zihniyeti ile yetisen Basbakan kendisinden beklenen ve hic yadirgamadigim bir sorulu yanit vermistir.

Halk adina hak arayisinda bulunan milletvekillerine “milli iradenin temsilcilerine”, “Siz eskiyamisiniz”? demistir.

Biz, Basbakan’in halka ve milli iradeye bir milim saygisi olmadigini biliyoruz. Basbakan’in bu konudaki dosyasi oldukca kabariktir.

Halkin sectiklerini soy, sop’la siniflandiran birinin halka saygisi olurmu? Kürt halkinin secilmis temsilcilerinin güpe gündüz elleri kelepcelenerek ve Nazi Almanyasindaki Temerküz kamplarini
andiran bir uygulamayla siraya dizilisinin ve teshir edilisinin neresi halka saygidir.
Bu secilmislerin tutuklanmalari hangi hukuk nosyon’un da karsilik buluyor?

AKP ve hukumet, rakip olarak gördügü kisi ve kurumlari düzmece belgelerle suclayip tutuklatiyor. Ancak, “Karaman’in koyunu, sonra cikar oyunu” misali tüm karalama kampanyalarina ragmen gercekler hergün artarak görülüyor.

Basbakan’in temsil ettigi zihniyet bize yabanci da degil yeni de degildir. Basbakan’in selefleri, 68 kusaginin yurtsever,devrimci ,demokrasi savaserlerini, ilericileri ve onlarin yigit önderlerini ” saki ve anarsist ” olmakla suclamislardi. Yine düzmece iddianamelerle fidan gibi gencleri, Turkiye gencliginin yüzaki gencleri daragacina göndermislerdi.

Ve biz yine biliyoruz ki o gencler hicbir karsilik beklemeksizin Türk ve Kürt halkinin bagimsizligi ve halklarin kardesligine adamislardi gencecik bedenlerini.

Bugün tüm muhalefet güclerini nasil sindirmek istiyorlar, ve onlari temelsiz iddialarla sucluyorlarsa, ogünde o gencleri Anayasayi ilgaya(ortadan kaldirmaya) parlamentoyu iskata(düsürmeye) yönelik eylemleri gerceklestirmek yada tesebbüs etmekle sucladilar,
ve yigitlerimizi infaz ettiler.
Oysa, dünümüzün, bugünümüzün, yarinlarimizin o onurlu yurtsever gencleri, karanlik zihniyetin tüm suclamalarini siddetle redettiler. Anayasaya bagli olduklarini, asil Anayasayi cigneyenlerin kendilerini duzmece iddialarla suclayanlar oldugunu savunmalarinda dile getirdiler.

Simdi can alici ve o kadar da yakici soruyu soralim.

Kim eskiya?
Eskiya sözcügü hangi kimlikle örtüsüyor?

Halklarin birligini kardesligini ve tam bagimsizligini savunanlarmi, ABD ve AB’ne göbekten bagli olanlarmi? 6. fillonun askerlerine denize dökenlermi, ABD askerine arka cikan Amerikanperverlermi? (Abdullah Gül, Bülen Arinc, Hasim Kilic)
Hicbir karsilik beklemeksizin kendilerine bagimsizlik ülküsüne adayanlarmi, kendi ikballeri icin gömlek degistirenlermi?

Baris ve demokrasi isteyenlermi, Büyük Orta Dogu projesine esbaskanlik edenlermi?

Karari siz verin.

Not: Sevgili adas ve okul arkadasim Hasan Tuzcuya ve onun nezdinde tüm Halikanlilara sevgiler selamlar.