Mustafa KaraYAZARLARIMIZ

KÜRTLER VE FAŞİZM

Evet Kürtler ve Faşizm aslında bu iki kelimeyi birbirine zıtlayıcı yönde eleştirmek varken , birbirini bağlayıcı yanı Kürtlerle faşizmi bir cümlede kullanmak artık geldiğimiz içler acısı noktayı gösterir . Kısacası faşistleşen Kürtler .

Faşizm Nedir? ilk olarak I. Dünya Savaşı’nın ardından İtalyan Devlet Adamı Benito Mussolini’nin önderliğinde ortaya çıkan, otoriter devlet üzerine kurulu bir radikal milliyetçi siyasi ideolojidir.

Peki kimlere Faşist denir ? Sadece kendi düşüncesinin doğru olduğuna inanan ve diğer insanların düşüncesine saygı göstermeyen hatta diğer insanları da kendi gibi düşünmeye zorlayan kişilere denir.

Faşizm Dünya’ya hızla yayılan bir siyasi otorite biçimi haline geldi, her ne kadar rengini sosyal devlet yapılanması altında göstersede ama faşizm yada ırkçılık insanlar içinde var olan bir düşünce olarak herzaman yerini korudu.

Avrupa’da faşizm hızla büyüyen bir akım haline gelmişti. Almanya’da Hitler , İspanya’da Franco izlemiş ve arkasından Avusturya ve Polonya’da gibi ülkelerde faşistler iktidara gelmiş ve akım artık tüm hızıyla yayılıyordu. Sadece Avrupa’da değil uzak doğu ülkelerine kadar yayılmış VE Japonya’da etkisini göstermişti.

Ya peki yaşadığımız coğrafyada durumlar nasıldı ?
1923 yılında imzalanan Lozan anlaşması faşizan bir anlaşma değilmiydi?
Siz kendinize ait olmayan topraklara sahip çıkacaksınız , birde üstüne kavga edeceksiniz , yıllarca sömürgediğiniz yetmiyormuş gibi baktınız olmuyor oturup o toprakları kendi kafanıza göre paylaşacaksiniz. İşte bizim coğrafyada yükselen faşizm. Yada Modern ve anlaşmalı faşizm.

1923 den sonra Ülkede faşizm git gide yükselen bir akım olmuş , bunun en açık örnekleri ise ülkemizde yapılan katilamlardı. Katiamlar artık bir alışkanlık haline gelmiş, sesini çıkarının üzerine yaylım ateşi ile gidiliyordu.

Birde Türkiye’deki ne yazıkki Hale’n karar mekanizması olan Anayasalar, 1924 yılındaki yasadan sonra her ne kadar kanun değişiklikleri yapıldığsada 1980 yılındaki Askeri ve faşist cunta tarafından yapılan Anayasa ile yıllardır insanlar üzerinde faşizan uygulamalarla derin izler bırakmıştır .

Peki bütün Dünyada ve Türkiye’de bunlar olurken “‘ Biz Kürt’lerin ” bu düzen içinde rolü neydi?
Ezilen ve sömürülen bir halk kendi içinde faşizan düşüncelerle hareket edebilirmi?

Evet ne yazıkki içinde bile faşizan düşüncelerle hareket eder hale geldik, başka fikir ve düşüncelere saygısı olmayan , sadece o düşüncenin doğruluğunu kabul eden , herkesi kendisi düşünmesini gerektiğini düşünen , hakarete varırsacına eleştirirler, daha doğrusu ” kare ” biçimde siyaset anlayışı ile davranır olduk .
Öyle bir haldeyizki artık bizim gibi düşünmeyenleri dışlar olduk, araya mesafe koymaya ve daha doğrusu ilişkileri koparır noktasına geldik.

Bu duruma gelmemizin en büyük nedeni tabiki eğitimsizlik, ezilen bir halkın kendini yetiştirmesi gerekirken içinde yaşadıkları coğrafyanın sistemine ayak uydurarak faşist bir kitle haline geldik .

Eğitimsizliğin elbette getirileri var, kendilerinin sempatizanı oldukları siyasi parti ve örgütlerden hesap sormamak , eleştirmemek ve bunlarla birlikte algılama, sorgulama VE kavrama yeteneklerini kullanmamakla birlikte o siyasi yapılanmalara destek vermek, siyasi yapılanmalarının istediklerini kolayca yapmalarına sebeb verdi.

Sonuç olarak faşist kişi , parti yada örgütlerle mücadele ederken aslında önemli olan içimizdeki faşizmle mücadelemiz gerekir . Bunu yapamadığınız süresince vereceğiniz mücadele boşuna gider.

Yazarımız

Mustafa Kara

Daha Fazla Göster

Bir yanıt yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Göz Atın
Kapalı