Feridun Hayati ÜnüvarYAZARLARIMIZ

DEMOKRASİ OYUNU..!

Türkiye’nin şimdiye kadar izlediği siyaset, gökten zembille inmemiştir.
6 Ok’lu CHP ve 4 parmaklı AKP siyasetleriyle, bu günlere gelinilmiştir.

Muhalefetörlerce 2 farklı Sistem gibi gösterilen ve yerilmeye çalışılan bu günkü siyasetin ve uygulanan zihniyetin omurgasını, “kemalist rejim’in değişmez bir siyaseti olduğunu, kim inkar edebilir ki..?
Etse, etse CHP eder.

100 yıldır, 65 değişik Hükûmet İktidar’a gelmiş ve 66.’sı olan bu Hükûmet, “Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin ilk Hükûmeti olmuştur.
Geçmişteki 65 değişik Hükûmet’in de uyguladığı siyaset, “kemalist rejim” siyaseti olduğu halde ;
-muhalefetörlerden özellikle CHP, neyi.. kime şikayet edip duruyor ?

CHP’nin, Cumhuriyet’i bir taraftan kutsaması ve diğer taraftan kurup getirdiğim dediği Cumhuriyet Demokrasisi’nin olmadığını.. kalmadığını.. ve uygulanılmadığını.. söyleyip şikayet etmesi, saçmalamaktır..
Siyaseti karartmaktır.
Ayıplı, defolu icraatlarını ve hatalarını gizleyip, kapatmaktır. Siyasetörlük mertebesine ulaşan arsızların tipik karakterleri işte budur!

İşte bu; hiç uygulamasını yapmadıkları ve memlekette yaşatmadıkları demokrasiyi varmış gibi, getirmişler gibi lanse eden ve padişahlığı kaldırarak demokrasiyi savunan CHP, şimdi de sıkılmadan kalkıyor, feryadı fiğan ediyor :
-vay efendim Cumhuriyet elden gitmiş, gidiyor..
-yok efendim demokrasi bitmiş, tükenmiş, bitiyor..
-oy efendim, ilk defa kendilerinin seçme-seçilme hakları verdikleri kadınların hakları kaldırılmış, yok edilmiş..
-ve daha neler.. neler.

Şikayet ettikleri hep, kendi getiremedikleri, yapmadıkları ve yapıp da inkar ettikleri..!
Gel gör ki, her şeyi inkar edebiliyorlar ve suçu başkalarına atabiliyorlar ve utanmıyorlar.

Yaa.. sevgili CHP’liler, biraz aklıselim olun.
Eğri oturun ama doğruları konuşun.
Padişahlığı kaldırdınız ama demokrasiyi getirmediniz !
Farklılıkları; düşman gibi görüp gösteren, zulm eden, eriterek yok eden, anti-demokratik ve anti-laik despotik bir sistem getirdiniz.
Getirdiğiniz ve 65 Hükümet yaşayıp yaşattığınız yaşayan Sistem, sizin kemalist rejiminiz.
Sizin getirdiğiniz kemalist rejimin ne olduğunu gözler önüne seren ve görülür hale getiren işte bugünkü 66.’sı olan bu Hükûmet’tir. Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi ile kemalist rejim sonlandı mı..? sonlanmadı mı..? bunu ve bu Sistem’le Türkiye nereye doğru gidiyor..? ileride bu konuyu tekrar ayrıca ele alacağım.

Fakat şu anda odaklandığım ve açıklamaya çalıştığım ; siz CHP’lilerin getirmiş olduğu ve yapmış olduklarınızı ve rejiminizi ne çabuk unuttunuzdur..?

Sevgili CHP’liler, beyninizde yaşadığınız ve yaşattığınız rejim, mevcudiyetini koruyor.
Ne korkuyorsunuz ?
Umarım o rejim, hep beyninizde kalır. Tekrar uygulanmaz.
Kadın haklarından ve sahte savunuculuğu yapmaktan, hiç bıkmadınız. Ama bunu da kamuflaj ederek, hep başkalarına saldırdınız.

Kadın konusuna açıklık getirecek bir örnek vermek istiyorum:
Türkiye’nin dünyaya açılan penceresi Bodrum, Milas, Marmaris, Fethiye gibi şehirlerini bünyesinde barındıran, Ege’nin en modern kentlerinden biri olan MUĞLA gibi bir ilimizden değil bir KADIN milletvekili, bir milletvekili aday adayı bile göstermediniz…!
Ayrımcısınız..
Sadece bu bile, bugün; kadına verdiğiniz değeri ve istismarı, hamaseti göstermeye yeter.
Sizin kendi Parti kimliğinizle, övündüğümüz her şey işte böyle.
Sizin eril, şovenist ve despot beyniniz laf yapıyor, kadına değer verdiğini söylüyor, övünür ama, icraata gelince hiç bir şey yok.
Kapitalizm’in kafatasçıları, çıkarlarından başka ne düşünür ki..?
Sizin derdiniz rejim falan değil.
Sizin derdiniz koltuk !

Danimarka da, bir çok Avrupa ülkesi gibi; bizdeki Padişah gibi bir tek adamla, yani Kral ile yönetiliyordu.
Kralını; ne sürgüne gönderdi, ne öldürdü ve ne de kaldırdı. Demokrasiyi getirdi. Kralı sembolik olarak korudu, yekilerini kaldırdı. Demokrasiyi kurumlaştırdı ve Laikliği uyguladı. Avrupa’nın demokrasisi gelişmiş en ileri ülkesi yaptı. Halkı refah içerisinde, mutluca yaşıyor. Sömürgeleri de yok.
Siyasal yaşamda ve yönetimde Kilise ve papazlarının hiç bir ağırlığı ve gücü yok. Ülke halkıyla var, demokrasisiyle özgür yaşıyor ve halkını yaşatıyor.

Muhalefetörlerin ;
-İktidar’a geliyoruz..
-Demokrasiyi yeniden taçlandıracağız..
..demeleri falan da yok mu ya.. işte bu da tam bir şovenist yaklaşım.
Ne taçı ya ?
Dünyada taç mı kaldı, sultan mı kaldı ? O senin beyninde.
Taca da.. sultana da.. kafatasçılara da.. özlem duyan senin Halifeliği dahi kaldıran diktatör despot kafan.
Şimdi kalkmış, taç arıyorsun..
Halifeliği kaldırdın da neyi halledin ki..?
Sembolik olarak duraydı.
Tarihi bi değer olarak duraydı.
Dini bir değer olarak duraydı.
Söyleyecek daha çok şey var…

Bizim 68 kuşağının dokunmadığı ve sorgulamadığı bu konulara, ben ileride dokunmaya çalışacağım ve nasıl bir devrim yapıldığını da kendimce sorgulayacağım.

Bu konuya devam edeceğim sevgili okurlar.

Kalın sağlıcakla, sizi ilgilendiren her şeyi sorgulayarak, sevgi ve dostlukla.

Yazarımız

Feridun Hayati Ünüvar
Aslen Konya'nın Seydişehir ilçesinden. İvriz ilk öğretmen Okulu mezunu olduktan sonra Kuşca’nın Büyük Yayla ilkokulundan öğretmen olarak çalıştı. 1970’li yılların başında Danimarka’ya geldi. Danimarka’da Türkçe eğitim vererek öğretmenlik mesleğine devam ederken, sosyal danışmanlık eğitimini bitirdikten sonra, 5 yılda hukuk okumuştur.

Daha Fazla Göster

Bir yanıt yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Göz Atın
Kapalı