1 Kasım
Türkiye, önümüzdeki pazar günü yani 1 kasımda seçime gidiyor.
Son 13 yılda başarılı çıktığı her seçimden sonra balkon konuşması yapan bay Erdoğan her defasında milli iradenin tecelli ettiğini, milli iradenin üstünde herhangi bir gücün olamayacağını avaz avaz bağırarak anlatıyordu. Her nedense aynı Erdoğan 7 haziran seçimlerini milli iradenin tecellisi olarak telakki etmedi. Kendisini mutlak muktedir kılmayan her seçim onun için milli iradenin yansıması olamazdı.
O nedenle de Anayasada belirtilen hükümeti kurma süresini oyalamalarla , hile ve desiselerle doldurarak, halkın 7 hazirandaki tercihini ve iradesini yok sayarak 1 kasımda yeniden seçime gidilmesi kararını aldı.
Elbette bu olup bitenler, bay Erdoğan ve AKP’nin gizlemeye çalıştığı ajandasını ve art niyetini deşifre ediyordu. Çevrilen saray hile entrikaları yetmemiş olacak ki 7 hazirandan sonra ilan edilmemiş bir iç savaş başlattı Erdoğan ve şürekası.
Önce Kobani’ye yardım amacıyla, oradaki çoçuklara malzeme götürmek isteyen gençler, üniversiteli gençler hain bir intihar bombası ile katledildiler Suruçta. Ardından 2 genç polis “Derin Devlet” tarafından uykudayken öldürüldüler. Aksi henüz ispatlanamadı.
AKP ve bay Erdoğan gerçekleştirdikleri çirkin eylemleri bahane ederek Kürdistan’da dağları taşları bombalayarak bölgeyi cehenneme çevirdiler . Buda yetmedi Ankara’nın göbeğinde tarihi Ankara Gar’ında AKP’nin başından beri arkasında durduğu, lojistik destek sağladığı İŞİD canavarları 102 can’a kıydı.
Daha önceki yazılarımda İŞİD’in ana karargahının Türkiye’de olduğu tezini ileri sürmüştüm.Aslında İŞİD Türkiye’de yeni bir oluşum değil. İŞİD’in kökleri Madımakta aranmalı. Orada aydınlarımızı diri diri yakan bunlardı. Demokrasinin yılmaz savunucuları Uğur Mumcu’ları , Muammer Aksoy’ları, Bahri’ye Üçokları, Ahmet Taner kışlalıları, Turan Dursunları bunlar katletti. Türkiye de domuz bağı ile bunlar nice insan öldürdüler.
Bu zihniyet bugün iktidarda, bu katliamları gerçekleştirenlerin çoğu ne yazık ki bugün meclisteler.
Bu nedenle 1 kasım seçimleri son derece hayati bir önem arzediyor.
Diktatörlüğe, yoz , yobaz ve ortaçağın karanlığını özlemleyen bir zihniyete hayır demek için belki de son fırsat olacaktır 1 kasım. Şiddete, teröre ve kardeş kanının akmasına karşıysanız, bu zihniyete hayır demelisiniz.
Onun içindir ki tüm demokrasi güçleri ve Kürt Özgürlük Hareketi ortak vatan toprakları üzerinde inadına barış BELGİSİNİ birlikte haykırıyorlar.
2 kasım da barışın , demokrasinin, kardeşliğin ortak vatan toprağı üzerinde birlikte olmanın egemen olduğu bir Türkiye özlemi ve hayaliyle .
Yazarımız

-
Öğretmen.
Kuşca'da doğdu. Uzun yıllardan beri Danimarka'da yaşamaktadır.
Son yazıları
Hasan Sertdemir28/03/2017CADI KAZANI
Hasan Sertdemir23/03/2017İLERİ DEMOKRASİ
Hasan Sertdemir13/03/2017AYNAYA BAKMAK
Hasan Sertdemir27/02/2017TERCİH