ÖLÜ GEZENLER

Bayram Kızılkaya21/02/2016

0 1.827 1 dakika okuma süresi

Gönlüm yazi yazmak istemiyor, ama yazmaktan da vazgecmiyor. Ikisi arasinda gidip geliyorum, sonunda yazmayi karar kiliyorum. Psikolojik olarak savastan kacan, yollara düsen insanlarla beraberim. Denizlerde kiyaya vuran cesedin yanindayim. Bodrumlarda insan cigliklari duyarak, caddelerde insan cesetleri arasinda yazi yazmak cok zor. Cok zor diyorum, cünkü kendimi onlardan uzak olmadigimi hissediyorum. Yalniz öldürülen insanlari düsünmek yeterli olmuyor. Sofrada tok kalkmak, dünyada ac acikta olan insanlari düsünmemek, ben insanim demek yakismaz.

Insan düsünme, hayal etme, yorumlama, tartisma, tartisma zemini yaratmak, kendi enerji üretmeye, kendi yaratilicigini gelistirmeye mücadelesini vermek basli basina yeterli olmuyor. Devlet ve devlete bagli kurumlarda insani gelismesinde demokrasi kültürü yetistirmesi, yardimci olmasi gerekmektedir. Buda özgür egitimle, özgür basinla olur. Bir zamanlar bir bakan söyle demisti: ” Tahsilli insan bize lazim degil. Cahil insani yönetmek daha kolay”. Bu nedenle, düzen ben ne diyorsam o dogrudur, diyor. Türkiye’de kürt sorunu yok, teror sorunu var! Alevi sorunu yok, cem evi, cümbüs evi! Tek millet, tek bayrak, tek vatan! Bu nedenle ben ne öneriyorsam ona itaat edeceksin, düzen halktan ne istiyor? Sessiz bir toplum, ye ic, yat uyu toplumlardan ol! Baska bir sey isteme!

Bunlari niye yazdim biliyormusunuz? Bir yakinimin taziyesinde, cemaatin icinde, kürtlere belden asagi küfreden Boyali kürtleri gördüm. Onlarin kizacak bir düzeyleri olmadigi icin, ben cok utandim. Onlari bu seviyeye getiren düzenbazlara kizdim. Bazi insanlarimizi ne hala getirdiklerine üzülerek ölü gezenler ölü gezenlerden siyasi rand sagliyanlar, oy sömürücülerine kizdim.

Fasist irkcilar ve despotlar var oldukca, kutsal dinimiz Islam’i hikayelerle, hurafalarla, siyasilesmis Sunniligi renklendirip, cemaate sunan imamlar var oldukca ölü gezenlerimizde cok olacaktir.