Köylü İlişkilerimiz..
Aslinda böylesine,köy halkina ve insanlarina hitap eden sitelerde,insanlarimizin gelismesini engelleyici, daraltan,degismemekte israr eden bazi özelliklerimizi yazmak,altini cizmek,birlikte tartisip faydali tartismalar haline getirebiliriz.Bunun icinde acik ve objektif olmak gerekiyor.Cünkü bana göre her ne kadar,yeryüzünde dagilmadigimiz bölgeler kalmamasina ragmen,uygar ülkelerin yasam sartlarini tanimamiza ragmen,hala bircok geri yanlarimizla birlikte yasamaya calisiyoruz.
Feodalite, yani kisaca,”alisilmis yasam bicimi olan köylü toplumu”.Yeniliklere acik olmayan, kendisini cok iyi gören, en büyük olanin hep kendisinin oldugunu, israrla bilincsizce, savunan toplum.Bütün hallerde durumlarda herzaman kolayci zahmetsiz cikis yollarina basvuran.Aralarindan, cikacak farkli görüs ve düsüceleride, bozgunculuk veya daha olumsuz nitelendirmeleri, onlara sarf etmekten cekinmeyen toplum.Icerisinde yasadigi toplumlarin,deger yargilarini kabul ediyormus gibi görünen,ama genede hep kendi bildigini uygulayan, uygular ikende,kendisine bircok gerekce yaratan,sorunlarla dolu yasami kendisine reva gören toplum.Simdi bu özellikler yalnizcana köylü insanlarimiz icin degil,insanlarimizin tamami icin gecerli olan özelliklerdir.Köylü toplumu etrafinda gelisen olaylarla,ilgeleniyormus yapar,ama özünde hicde ilgelenmez hep biri biriyle ugrasir,yandasinin hesabini kendi hesabindan daha iyi yapar.Kendisinin neyi bilip bilmedigiyle degil,baskasinin neyi bildigiyle ugrasir.Adeta bilmeyi ögrenmeyi,farklilasmayi kendisine yakistirmaz.Yakistirmadigi gibi bunu kendisinden sonra gelenlerede yakistirmaz.Onlara hep geleneksel yasami tercih eder.Bunu yaparken hicde gocunmaz,büyük bir marifetmis gibi algilar.Tabiki feodal toplumun özellikleri cok incelenmesi gereken konudur.Derinliginede inilmesi gerekir.Benim bu yazida belirtmek istedigim,bu konulari tartisa bilmeliyiz.Hic cekinmeden,bu gün yaptigimiz isin, yarin neden bozuldugunu konusa bilmeliyiz diye düsünüyorum.Ancak bu sekilde var olan özelliklerimizin,aslinda bizlere hicde gelisme imkani saglamayan,sinirlayan,kendi kendisiyle yetinen,sorunlarindan bir türlü kurtulamayan toplum haline getirdigi görülecektir.Son olarak,görünen bir örnek vererek,yaziyi simdilik bitirmek istiyorum.Danimarkada yirmi-otuz yilini burada yasayarak,hala kendisini bu ülkenin diliyle bile ifade edemeyen,yasamindaki isleri hep gecistirerek,idare yolarina giderek yürütenlere ne demeli.Bilmemeyi ögrenmemeyi dogal bir davranis haline getiriyoruz.Bu tür konularda sikayetlerimizi tartisir isek, sanirim daha verimli tartisma ortamlarina yer acabiliriz.Beklentim odurki kendisini aydin gören veya görmeyen arkadaslarinda bu konudaki düsüncelerini siteyi ziyaret edenler ile paylasmalaridir. Kendimizi asabilmenin bilmenin yollarini paylasarak bulalim.Selamlar Saygilar.
Yazarımız
-
Müzisiyen
Kuşca'da doğdu. Danimarka'da yaşamakta.
Son yazıları
- Necati Gezen26/11/2017Varolma Tutkum
- Necati Gezen29/12/2016YENİ BİR YILA GİRERKEN
- Necati Gezen21/12/2016OLANLARI ANLAYAN VAR MI?
- Necati Gezen15/11/2016ASIL OLAN RETÖ’DÜR